Giriş: Daha önce benzer birçok olayda olduğu gibi İliç’te de bu felakete neden olan madencilik faaliyetlerine ilişkin teknik bilgi ve belgelere ulaşılamamış, meslek örgütleri tarafından olay yerine giriş ve inceleme yapılmasına izin verilmemiştir. Aşağıdaki değerlendirmeler, basına yansıyan bilgi ve belgeler, kamuoyu tarafından yapılan açıklamalar üzerinden yapılmıştır.
Kaza ve Sonuçları
• İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Açısından
13 Şubat 2024 Salı günü, Erzincan İliç'te Lidya madencilik ile Kanada asıllı SSR Mining firmalarının ortaklığında faaliyette bulunan Anagold Madenciliğe (*) ait Çöpler altın madeninde, altını ayrıştırmak amacıyla siyanür ve sülfirik asit ile işlem görmüş yığın liçinin depolandığı alanda yaşanan toprak kayması/göçme sonucu 9 işçi toprak altında kalmıştır.
Olay günü, çalışanların, Yığın liçinde çatlaklar tespit ettikleri, bunun üzerine madenin tahliye edildiği, kayıp olan 9 kişinin madene kontrol amaçlı döndüğü ve o sırada toprak kaymasına yakalandıkları, yığın altında kalan dokuz çalışandan beşinin göçük esnasında bir konteyner içerisinde, üçünün bir araç içinde bulunduğu, bir diğerinin ise şoför olarak farklı bir bölgedeki bir kamyon içeresinde olduğu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı tarafından açıklanmıştır.
Hacmi yaklaşık 10 milyon m³ olarak hesaplanan toprak kütlenin 10 metre/sn hızda hareket ederek Sabırlı deresine doğru 800 metre kaymış olduğu tespit edilmiş olup, liç yığınının yayıldığı alanın 300 dönüm olduğu tahmin edilmektedir.
• Çevre ve Halk Sağlığı Açısından
Yaşanan bu iş kazası ile birlikte, siyanür ve sülfirik asitle yıkanmış toprak kütlesinin kuş uçuşu 300 metre uzaklıkta bulunan Fırat nehrine, yeraltı su kaynaklarına, toprağa ve havaya karışarak bir çevre felaketine neden olacağı, bu kirlenmenin, bölgede bulunan tüm canlılar için tehdit unsuru haline geleceğine ilişkin tartışmalar da başladı. Maden sahası Türkiye’nin en büyük su toplama havzalarından birinde ve Munzur Dağları ekosistemi içinde yer almaktadır. Dolayısıyla bu bölge ağır bir ekolojik yıkım tehdidiyle karşı karşıyadır.
Kazanın Görünür Nedeni
Kazanın görünür nedeni; altın cevherinin ayrıştırıldığı yığın liçinin stabilitesini kaybetmesi sonucu ani şekilde kayarak göçmesidir. Bu olay sonucu, kayan toprak kütlesi altında kalan 9 işçi hayatını kaybetmiştir.
Yığın Liç Alanı
Üretime başlandıktan olay tarihine kadar sahada tek bir yığın liç alanı kullanılmakta olup, 2014 ve 2021 yıllarında hazırlanan ÇED Kapasite Artışı Projeleri ile yığın liç tesisi için de kapasite artışı talebinde bulunulmuş ve her iki talep de Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca uygun bulunarak onaylanmıştır. Projenin başlangıcında planlanan yığın liç alanı kapasitesi 34 milyon ton olup, 2014 yılındaki kapasite artışı ile 73 milyon tona, 2021 yılındaki kapasite artışı ile 85,3 milyon tona yükseltilmiştir. Söz konusu kapasite artışları sonucunda yığın liç alanı her biri 8 metre yükseklikte yaklaşık 34 basamaktan oluşan toplam yüksekliği ise 250 metreyi aşan devasa bir yüksekliğe ulaşmıştır. Meydana gelen facia, bu devasa büyüklüğe ulaşmış olan yığın liç alanının bir bölümünün doğu-batı yönünde çift taraflı kayarak akması sonucu oluşmuştur. Kalan yığının da kayma riski bulunmakta olup arama-kurtarma çalışmalarını riskli hale getirmektedir.
Yığın Liçinin Kayma/Göçme Nedenleri
1. İki kez kapasite artışı yapılmış olmasına rağmen İkinci ve üçüncü yığın liç alanlarını oluşturmak yerine maliyetten kaçmak amacıyla mevcut yığın liç alanının yukarı ve geriye doğru genişletilerek kullanılması sonucu liç yığını üzerindeki yükün arttırılması, yüksekliğinin yaklaşık 250 metre üzerine çıkarılması sonucunda stabilitenin sağlanmasının mümkün olmaması.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezinden bilim insanlarının yer aldığı bir heyetin insansız hava aracı ile LİDAR tekniği kullanarak bölgede yaptıkları incelemenin sonuçları; dünyadaki benzer işletmelerde liç yığınlarının en fazla 150 metre yüksekliğe ulaştığını, Çöpler madeninde ise bu yüksekliğin kontrol edilebilir seviyeden çok daha yüksek, 257 metre olduğunu göstermiştir. Haberin detayı: https://www.bbc.com/turkce/articles/czvq2y9k7q7o
Sanık İfadelerinden:
“2010 yılından 2020 yılına kadar maden mühendisi olan şirket müdürlerimizce nereye ne miktarda dökeceğimiz söyleniyordu. Bu dönemde ayrıca dışardan destek de alıyorduk. Ancak 2020 yılından itibaren GRS şirketiyle danışmanlık konusunda anlaşıldı. O tarihten itibaren nereye ne dökeceğimizi bu şirket çiziyordu. Bizim Anagold bünyesindeki proje birimi, GRS şirketi ile birlikte yığın liç işinde bizi yönlendiriyordu. Oradan gelen talimatlar doğrultusunda nereye ne kadar dökeceğimizi dizayna uygun belirliyorduk. Liç bölgesinde mebran işini Yesti firması yapmakta, inşaat işlerini ise Çiftay şirketi yapmaktadır. Çiftay şirketi kamyonla malzeme taşınması, delme patlatma işlerini yapmaktadır. Mürekkepçi isimli firma da aynı Çiftay gibi inşaat ve kaba hafriyat işlerini liç bölgesinde yapmaktadır. Ancak projeye uygun yönlendirmeyi Anagold şirketi proje birimi yapmaktadır. Her basamak 8 metreden oluşturulmakta projeye göre 36’ncı basamağa kadar çıkma yetkimiz vardı. Biz 33’üncü basamaktayken bu olay meydana geldi.”
2. Akma anını gösteren görüntülerden, yığın liçini oluşturan malzemenin kayma sırasında oldukça yüksek bir hızla akan bir sıvı gibi davranarak (çamur akması) hareket etmesi de kullanılan çözelti nedeniyle gözenek sıvısı basınçlarının oldukça yüksek olma olasılığının bir göstergesi olabilir. Ayrıca olay öncesi bölgeye düştüğü belirtilen yağışın, bu malzemenin içine süzülmesiyle malzemenin doygunluk derecesinin artmış olması da kuvvetle muhtemeldir.
3. Yığın liç alanı üretim yapılan ocağa yakın mesafede olup, ocakta üretim dinamit ile patlatma yapılarak sürdürülmektedir. Patlatmalardan kaynaklı vibrasyon etkisinin yığın liç alanında oluşan kaymaya doğrudan etkisi olmasa da tetikleyici etkisinin olabileceği göz ardı edilmemelidir.
o Çatlak, sabah saatlerinde tespit edilmesine rağmen neden aynı gün 12:00-12:15 de patlatma yapıldı?
Sanık İfadelerinden:
Tutuklu sanıklardan biri, verdiği ifadede, Yığın liç alanının, Yığın liç bölgesinin faz/alan genişletmesi için yapılan patlatmalardan etkilenmiş olabileceğini, 13.02.2024 günü maden sahasında (olayın olduğu yere 500 m mesafede) saat 12:00 sularında dinamitle patlama yapıldığını belirtmiştir.
Kazanın Kök Nedenleri
1. Maliyetten Kaçınma: Kapasite artışlarına paralel olarak yeni yığın liç sahalarının hazırlanması yerine mevcut sahanın kapasitesinin sınırlarını zorlayacak biçimde kullanılması, taşıma mesafesine bağlı olarak artan nakliye maliyetlerinden kaçınma.
2. Etkin Olmayan ÇED Onay ve Denetim Süreçleri: Mühendislik bilim ve tekniğine uygun olmayan kapasite artışı taleplerinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından uygun bulunmuş olması ve sonraki süreçte, projenin uygulamasının ilgili Bakanlıkça takip edilmemiş olması, etkili ve yeterli denetimin gerçekleştirilmemesi.
Bilgi Notu: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, sosyal medya paylaşımında; Elazığ’da toprak kayması faciasının yaşandığı madenin altından geçen fayın haritadan silindiğini iddia etti. Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü’nün 2013 ve 2023 yıllarına ait Resmi Diri Fay Haritalarını sosyal medya hesabından paylaşan Yavuzyılmaz, MTA’nın, Erzincan İliç’teki Anagold maden sahasının tam altından geçen Ovacık fay hattı-Munzur segmentini resmi fay haritasından sildiğini tespit ettik. 2013 yılı MTA haritasında bulunan fay hattı, 2023 yılında yayınlanan haritada yok!” görüşüne yer vermiştir.
3. Riske Rağmen İşletme Faaliyetlerine Devam Edilmesi: Kaza öncesi, olağandışı çatlaklar isçiler tarafından tespit edilerek fotoğraflanmış ve hem risk bildirim sistemi üzerinden hem de diğer yollarla şirket yetkililerine bildirilmiştir. Buna rağmen gereken önlemler alınmamıştır. Özellikle son 1 ay içerisinde isçiler kayma riski konusunda endişe duyduklarını defalarca kez dile getirmişlerdir. Gün içerisinde çalışma alanının bir kısmı kapatılmış, ancak bu kısım önlem alınması gereken yer olmamakla birlikte bu bilgi dahi isçilere tam ve sağlıklı şekilde iletilmemiştir. Acil Durum Planı (*) devreye sokulmamış, isçilerin alandan uzaklaşmasını sağlayacak iletişim yöntemleri (siren çalma vb.) kullanılmamıştır. Kayma sırasında kaydedilen görüntülerde, hafriyat kamyonlarının, felaketin olduğu bölgeye çok yakın alanda çalıştıkları, toprak kaymasını gördüklerinde ise araçlarını oradan uzaklaştırmak için geriye doğru sürdükleri görülmektedir.
Sanık İfadelerinden:
Olayın meydana geldiği gün sabah 08:30 da, kaymanın meydana gelmesinden 6 saat önce, yığın liçinde 7 cm genişliğinde çatlakların oluşumunun fark edildiğini, ilgili kişilerin katılımıyla heyet halinde çatlak olan bölgede inceleme yapıldığını, daha sonra bölgeye giden yolların saat 10:30 da kapatıldığı, ikinci bir bildirime kadar yığın liç bölgesinin girişlere kapatıldığına dair ilgili birimlere e-posta yolu ile bilgilendirme yapıldığı şeklinde açıklamalar sanık ifadelerinde yer almaktadır.
Göz altına alınıp ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan Anagold Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı CYD, verdiği ifadede, olayın olduğu tarihte ABD de olduğunu, felaketin habercisi olan çatlakların fotoğrafını, felaketten üç gün sonra kendisine atılan e-postada gördüğünü iddia etmiştir.
o Yığın liçi akması veya stabilite problemlerine karşı, Acil Durum Planında(*), hangi önleyici tedbirler alınmıştır?
Sanık ve tanık ifadelerinden anlaşılabildiği kadarıyla, bu türden ciddi bir kayma olayının gerçekleşmesi halinde, nasıl hareket edileceği ile ilgili bir plan hazırlığının olmadığı, varsa da bu plan kapsamında belirlenen acil durum ekiplerine eğitim verilmediği ve tatbikat yaptırılmadığı düşünülmektedir. Aksi durumda 9 kişi toprak altında kalmaması gerekirdi.
o Stabilite problemleri yaşaması kuvvetle muhtemel liç alanı, uzaktan algılama, uydu görüntüsü vb. günümüz teknolojileri kullanılmak suretiyle sürekli izlenmekte midir?
Sanık İfadelerinden:
Tutuklu bir sanık, çatlakları ve kaymaları kontrol için gerekli radar ve cihazların eksik olduğunu söylemiş, "Doğu bölgesinde 2 radar ve 2 robotik makine eksikti. Bunun için açık işleme birimi bütçesinde yer ayrıldı. Ancak olay olduğu tarihte bu bölgede henüz cihazlar alınmamıştı." şeklinde ifade vermiştir.
(*) İşverenlere is sağlığı ve güvenliği ile ilgili yasada, Acil Durumlarda önemli görevler verilmiştir. İlgili hükme göre İşveren; çalışma ortamı, kullanılan maddeler, is ekipmanı ile çevre şartlarını dikkate alarak meydana gelebilecek acil durumları önceden değerlendirerek, çalışanları ve çalışma çevresini etkilemesi mümkün ve muhtemel acil durumları belirlemek ve bunların olumsuz etkilerini önleyici ve sınırlandırıcı tedbirleri almakla yükümlü tutulmuştur.
Tali Nedenler
• Diğer sektörlerde olduğu gibi madencilik faaliyetlerinde de işlerin bölünerek taşeron firmalara yaptırılması, özellikle acil durumlarda koordinasyon ve iletişimi zorlaştırmakta, telafisi imkânsız sorunlara neden olabilmektedir.
Kaza Sonrası Arama Kurtarma Çalışmaları
Madencilik faaliyetlerinin yürütüldüğü işletmelerde gerçekleşen bu tür olaylarda arama-kurtarma faaliyetleri herhangi bir mesleki tecrübesi ve uzmanlığı bulunmayan AFAD personeli yerine, maden mühendisleri gözetiminde uygun KKD’leri (Kişisel Koruyucu Donanımları) kullanan uzman ekipler tarafından yürütülmelidir.
Uygun KKD’ler: Sızıntı ve liç kaldırma çalışmalarında görev alanların, gaz filtreli soluk maskesi, gözlük, kimyasala dayanıklı eldiven, tabanı kaymaz, kimyasala dirençli çizme ve kimyasala dayanıklı tüm vücut korumalı iş tulumu ile çalışmaları zorunludur.
Yığın Liç Yöntemi ile Altın Madeni İşletmeciliği Çevresel Etkileri
Siyanür liçi yöntemiyle altın elde edilmesi, (herhangi bir olağan dışı durum olmaması durumunda dahi) ciddi ekolojik yıkıma neden olmakta; arazinin cevherin çıkarılmasına hazırlanması aşamasında, varsa ağaçlar kesilerek bitki örtüsü tıraşlanmakta, daha sonra bitkilerin yetiştiği ve canlılara ev sahipliği yapan verimli bitkisel toprak sıyrılmakta, dinamit patlatılarak çıkartılan, altın cevherini barındıran hafriyat, altını ayrıştırmak için siyanürlü solüsyonla yıkanmakta, bu işlem sonucu, zehirli kimyasallar ve ağır metallerle kirlenmiş atık toprak (pasa) açığa çıkmaktadır.
Havuzlarda ve atık alanlarındaki kimyasalların sızıntı ve yıkılma/göçme riski, insan ve çevre sağlığı üzerine olumsuz etkileri açısından göz ardı edilemez. Nitekim 21 Haziran 2022 tarihinde gece yarısı, Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş' ye ait Çöpler Altın Madeni işletmesinde liç sahasına siyanür taşıyan borunun hasar görmesi sonucu toprağa en az üç saat süren siyanür akışı olmuştur. Basına yansıyan jandarma tutanağında “20 m3 siyanür içeren sıvının taşıma borusundan dışarı aktığı” rapor edilmiştir. Ayrıca Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının hazırladığı 27.03.2022 tarihli raporunda, Anagold Madencilik San ve Tic. A.Ş.'nin yığın liçi sahasında 27.03.2022 tarihinde 1292-1346 katları arasında bir kayma olayının meydana geldiği kayda geçmiştir.
Bu yöntemde yoğun su tüketilir, zehirli gazların çıkması ve patlatma sonucu havaya yayılan toz bulutu sebebiyle hava kalitesi olumsuz etkilenir, cevheri çıkarmak için kazılan arazide büyük çukurlar oluşur ve bölgenin coğrafi ve ekolojik yapısı bozulur. Maden işletmeciliği sona erdikten sonra oluşan tehlikeli atıkların bertarafı da ayrı bir sorun oluşturmaktadır.
Kaynaklar:
https://www.maden.org.tr/icerik/ilic-coepler-altin-madeni-kapatilmali-isletme-ruhsatlari-iptal-edilmelidir-202402201145
https://www.maden.org.tr/icerik/ilic-faciasinda-9-isci-yigin-altinda-cevre-sehircilik-ve-iklim-degisikligi-bakanligi-nerede-202402231515
https://www.tmmob.org.tr/icerik/jmo-bir-cevre-felaketi-ilic-altin-madeni-isletmesi
https://www.ttb.org.tr/haber_goster.php?Guid=f14f97ce-dab5-11ee-8464-d8f6498bdeb7
https://www.ntv.com.tr/turkiye/erzincandaki-maden-faciasi-tutuklanan-6-kisinin-ifadesi-ortaya-cikti,CYg2NKFp6Eak2SeDRcnSug
https://chp.org.tr/yayin/chp-lic-raporu/Open
Yazıyı kapat